Süleyman Yılmaz - Bir Adam Vardı

Şubat 07, 2017



Bir adam vardı yok saymaya



Alışkın terazilerin ölçüsüz



İşlerinden arda bıraktığı



Bozuk bir para gibi vakitsiz



Cebi delik pantolonlardan



Ağır ağır düşmeyi bekleyen







Bir adam vardı öyküsü uzun



Tutunacak dalları kırık



Düşe kalka yolunu bulan



Lüzumsuz, ortada kalabalık



Kiminle kalktıysa onunla düşmüş



Bitap kemikleri vücudundan







Bir adam vardı kimsesiz



Yetim, tatsız düşlere bulanık



Dimağında sığ düşünceler geçitsiz



Huzura kepenk kapatır adında



Görmez asrın sildiği yüzleri



Görünce görmemişin hakkını



Haksızlığından dolanır sözler







Bir adam vardı yoktu aslında



Gözlerden kayıp gider yıldızlar



O zamana takılınca izinden



Suya yazardı ismini güneşin



Mat bir cisme odaklarında



Saklanırdı zıt kutuplar



Onunla yorganların altına







Bir adam vardı bilmem var mıydı ?



Gerçekten gölgesinden uzun aşarak



Zirvelerini çetin doruklarında



Uzandı eliyle insanların uzanamadığı



Uçsuz bucaksız gönlün yoluna



İşte “O” vardı gerçekten anlıyorum



Hikaye değildir umarım anlatılanlar







Bir adam vardı belki de o bendim



O, sırlara ulaşmaya adayan kendini



Kendinden uzak kelimelere yakın



Hisleri içinden uzanarak kağıtlara



Dillere düşmeye alıştırmadan ruhunu



İşte bir adam vardı sizin hep yok



Saymaya alıştırdığınız bir adam. Vardı.



Şair: Süleyman Yılmaz

Yorum: Furkan Özdemir

Müzik: Erday Güney - Gider Olduk

You Might Also Like

0 yorum